Birçok eski ve yeni Galatasaraylı futbolcu ile iş insanını yüksek kazanç vaadiyle kandıran bankacı Seçil Erzan'ın 'Fatih Terim Fonu' ismiyle yaptığı dolandırıcılığa ilişkin davada, Fatih Terim'in savcılığa verdiği ifadesinde geri alamadığı 3 milyon dolar dikkati çekmişti. 'Bahsedilen fon ile uzaktan ilgim yok' diyen Fatih Terim, ifadesinde, Seçil Erzan olayından sonra bankaya kızarak tüm varlığının dökümünü talep ettiğini ve parasının eşi Fulya Terim’in Garanti Bankası’ndaki hesaba aktarılmasını istediğini ancak 3 milyon doların 8 aydır gönderilmediğini söylemişti.
Ancak savcıya 'şikâyetçiyim' diyen Terim’in bu ifadesinin iddianamede yer almaması ise dikkati çekmişti. Terim’in ifadesini hangi tarihte verdiği bilinmezken, iddianame hazırlanıncaya kadar parasını almış olması veya başka herhangi bir sebeple şikâyetini geri çekmiş olma ihtimali değerlendiriliyordu.
Tüm bu gelişmelerin yanında, 10 Haber'den Masum Gök'ün haberine göre, Terim'in adının, Erzan'ın evinde ele geçirilen borç-alacak listelerinde yer aldığı ortaya çıktı. Erzan'ın evindeki aramalarında elde edilen tablo ve listelerde, Terim'in ne kadar para verip-aldığının da yazdığı görüldü. Buna göre, 'Ben para vermedim' diyen Terim’in 700 bin dolar verdiği ve 1,5 milyon dolar da geri aldığı görülürken tabloya 'ödenen miktar yazılanın çok ...' notu düşüldü.
Gök'ün haberine göre, davanın geçen hafta yapılan ilk duruşmasıyla birlikte olay başka bir boyut kazanırken, Seçil Erzan’ın evinde ele geçirilen belge ve Denizbank’ın hazırladığı Teftiş Kurulu raporunda kimin ne kadar para verdiği ve aldığına ilişkin listeler kafa karışıklığına neden oldu. İlk olarak Seçil Erzan’ın kendi el yazısıyla kimden ne kadar para aldığına ilişkin not kağıdı medyaya yansıdı. Bu not kağıdında Fatih Terim’in adının karşısındaki para hanesinin boş bırakıldığı görülüyordu.
İkinci alacaklı tablosu ise Denizbank Teftiş Kurulu’nun bankaya gelip şikayetçi olanların beyanlarından oluşturduğu bir tablo olarak basında yer aldı. Bu tabloda da para veren olarak Fatih Terim’in adı yer almazken dolar olarak Seçil Erzan’ın 43 milyon 920 bin dolar para topladığı yer aldı.
Davada müşteki olarak da yer almayan Fatih Terim’le ilgili Seçil Erzan, 11 Nisan’da savcılık ifadesinde, 'Ben Fatih Terim’den fon adı altına bu zaman kadar para almadım. Ancak 2012 yılından itibaren tüm bankacılık işlemleriyle ilgilenirdim' demişti. Fatih Terim de olaydan yaklaşık iki ay sonra 2 Haziran’da savcılığa verdiği ifadesinde, Seçil Erzan’ın ifadesiyle uyuşan bir ifade vererek, 'Ben uzun yıldır teknik direktörlük yaptım. Son 1 yıldır dinleniyorum. Seçil Erzan ile yaklaşık 5-6 yıldır tanışmaktayım. Hatırladığım kadarıyla 11 yıldır da Denizbank müşterisiyim. Ben yoğunluğumdan dolayı takip edemiyorum, bankaya hiç gitmedim. Dosyadaki fon ile uzaktan yakından alakam yok. Bu fon için kimse benden para istemedi. Bu fon için Seçil Erzan’a hiç para vermedim. Erzan olayını duyunca paramı eşimin hesabına aktardım' dedi.
700 binden 1.5 milyon dolara
Seçil Erzan’ın 10 Nisan’da Çorlu’daki evinde ele geçirilen para tablosu ortaya çıktı. Polisler tarafından el konulan tabloda kimden ne kadar para alındığı, kime ne kadar ödeme yapıldığı yazıyordu. Bu tabloya göre Fatih Terim Seçil Erzan’a 700 bin dolar vermiş, 1,5 milyon dolar da geri almış. Ancak Fatih Terim daha önce para vermediğini iddia etmişti.
Seçil Erzan savcılık sorgusunda Çorlu’da ele geçirilen bu tabloyla ilgili, 'Bu tabloları ben yapmadım. Şöyle ki ben kimden ne kadar para aldıysam bunu kağıtlara not almıştım 9 Nisan Cumartesi günü yukarıda isimlerini saydığım şahıslar beni alıp bankaya götürdüklerinde benim not kağıtlarımı da aldıklarını yine yukarıda söylemiştim. Bu kağıtları alıp sonrasında bu tabloları Sermin Tekin, Ali Murat Dizdar, Cenk İzgi (Teftiş Kurulu Bölüm Müdürü), Tanju Kaya (İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı) isimli şahıslar oluşturmuştur Sonrasında da bana verdiler Bende bunları alıp evime götürmüştüm' diye konuştu.
Terim'in adı duruşmaya kadar yoktu
Bu olayın adliyeye yansımasıyla birlikte Fatih Terim fonu da denilen bu skandal olayla ilgili Seçil Erzan duruşmaya kadar suskunluğunu korudu ve Fatih Terim’in bu fona para vermediğini söyledi. Duruşmada Seçil Erzan, '2020 yılında beni tanıyan, Galatasaray camiasından birisi. İsmini yazılı olarak vereceğim. O dönem kulüpten ayrılmıştı. Bana 300 bin dolar gibi bir para verdi. Verdiği paranın çok üstünde para istiyordu. Ben bu parayı ödemek için kredi çektim. Araba sattım, evime ipotek koydurdum. Ana parasının çok üstünde para aldı' dedi. Daha sonra savcı 'Size ilk gelen kimdi?' diye sordu. Seçil Erzan 'Yazılı olarak vereceğim' diye yanıt verdi. Bu esnada mahkeme başkanı araya girip 'İnsanlar aptal değil, kim olduğunu herkes anladı. Fatih Terim mi o kişi' diye sordu. Mahkeme başkanının sorusunun ardından Seçil Erzan 'Evet Fatih Terim. Ona herkes güveniyordu' dedi.
Terim ifadesinde ne dedi?
Terim’in ifadesi şöyle:
'Ben uzun yıldır teknik direktörlük yaptım. Son 1 yıldır dinleniyorum. Seçil Erzan ile yaklaşık 5-6 yıldır tanışmaktayım. Hatırladığım kadarıyla 11 yıldır da Denizbank müşterisiyim. Ben yoğunluğumdan dolayı takip edemiyorum, bankaya hiç gitmedim. Dosyadaki fon ile uzaktan yakından alakam yok. Bu fon için kimse benden para istemedi. Bu fon için Seçil Erzan'a hiç para vermedim. Erzan olayını duyunca paramı eşimin hesabına aktardım. 6 Nisan'da hesabımda ne olup bittiğini öğrenmek için Denizbank çalışanı Rüya Hanım'la yazıştım. O da bana bilgileri atacağına ilişkin mesaj gönderdi. Gönderdiği Excel tablosunda 3 kalem gözükmekteydi. Birincisinde 219.300 USD, 47.400 TL (TL Mevduat) ve saklama O/N 3 Milyon USD şeklinde bilgiler yer alıyordu. Bana mesaj yoluyla gönderilen ve yukarıda bahsettiğim kalemlerden 219.300 USD, 47.400 TL (TL Mevduat) paramın eşimin hesabına geldiğini tespit ettim fakat 3.000.000 USD hala gönderilmedi. Öncelikle 3.000.000 USD paramı halen bana vermedikleri için Denizbank'ta çalışan Rüya Hanım'dan şikayetçiyim.'