Sarıgül'den Erdoğan'a: 200 lira 'cık' değildi, 200 lirayı siz 'cık' yaptınız

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Çanakkale Köprüsü geçiş ücreti için "200 liracık" diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi. Sarıgül, "200 lira 'cık' değildi Sayın Erdoğan, 200 lirayı siz 'cık' yaptınız" dedi.
Sarıgül'den Erdoğan'a: 200 lira 'cık' değildi, 200 lirayı siz 'cık' yaptınız
2022-03-28 22:26:32   Güncelleme: 2022-03-28 22:26:32    

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, düzenlediği haftalık basın açıklamasında gündemi değerlendirdi.

"Mübarek ramazan ayının bereketini kaçırdılar"

Gıda ürünlerindeki fahiş artışa dikkat çeken Sarıgül, zamların sorumlusunun Ak Parti olduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Halkımız ucuz ayçiçek yağı, et, bakliyat, ekmek alabilmek için saatlerce bekliyor. Ak Partinin yanlışlarının ceremesini millet çekiyor.

Avrupa'sı, Amerika'sı bir oldu şeker fabrikalarını özelleştirin, pancar ekmeyin, çiftçiye destek vermeyin dediler. Piyasada şeker bulunmuyor.

Tarımda dışa bağımlılık yüzünden kuyruk var, yokluk var, pahalılık var. Bir kilo domates 15, 5 litrelik ayçicek yağı 200, ramazan pidesi 5 lira, 6 lira olmuş millet kara kara düşünüyor. Mutfaklarda huzur yok, evlerde neşe yok.

Mübarek ramazan ayının bereketini kaçırdılar. Bu aziz millete Ramazan sevincini çok gördüler.

Bunların sorumlusu Ak Partidir. 20 yıldır ülkeyi tek başına yönetince ne oldum delisi oldular. Millete tepeden bakmaya başladılar."

"Sayın Erdoğan, 200 lirayı siz ‘cık’ yaptınız”

Çanakkale Köprüsü geçiş ücreti için “200 liracık” diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’a tepki gösteren Sarıgül, “Sayın Erdoğan, Çanakkale Köprüsü geçiş ücreti için ‘200 liracık' diyor. 200 lira ‘cık’ değildi Sayın Erdoğan, 200 lirayı siz ‘cık’ yaptınız” dedi.

"Sayın Bakan, Türkiye Değişim Partisi kurulalı bir yıl değil beş yıl olsaydı, siz bakan olmazdınız"

Sarıgül Ticaret Bakanı Mehmet Muş ve Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun’un açıklamalarına da tepki göstererek şu ifadeleri kullandı:

"Ticaret Bakanı, ‘her şey stabil olsa emtia fiyatları bu kadar yükselmemiş olsa enflasyon da bu kadar yükselmezdi’ diyor.

Sayın Bakan, Türkiye Değişim Partisi kurulalı bir yıl değil beş yıl olsaydı, siz bakan olmazdınız, enflasyon da bu kadar yükselmezdi.

Et ve Süt Kurumunun Genel Müdürü “fiyatlar düşüktü, uzun kuyruklar oluyordu, bu nedenle zam yaptık” diyor. Allah akıl, fikir versin. Sadece gözlerine değil, kalplerine de perde inmiş, yazık…

Feryatları duymuyorlar, sıkıntıları görmüyorlar, en kötüsü de umursamıyorlar. Milletten öyle bir şamar yiyecekler ki sesini dünya duyacak."

"Türkiye'yi, içinde bulunduğu bu durumdan çıkaracak olan parti Türkiye Değişim Partisidir"

Ekonomide yaşanan kötü gidişin sorumlusunun Ak Parti iktidarı olduğunu vurgulayan Sarıgül, “Ak Parti kadroları, 20 yıldır iktidardalar. Ellerine yetki geçti, fırsat geçti, imkân geçti. Dışarıda para çoktu, döviz boldu, Türkiye'ye yağmur gibi para yağdı. Parayı üretime değil betona yatırdılar. 84 milyonun hakkını 84 kişiye yedirdiler. Bugün elektrik faturaları canları yakıyorsa, yoksulluk varsa, işsizlik varsa, her şeye her gün zam geliyorsa nedeni bu 84 kişinin doymamasıdır. Sorumlusu Ak Partidir. AKP iktidarında, zenginler doyarsa, fakirler doyar. Doymayan fakirler değil zenginlerdir. Türkiye, AKP'den kurtulursa sorunlarından da kurtulur. Türkiye'yi, içinde bulunduğu bu durumdan çıkaracak olan parti Türkiye Değişim Partisidir. Çünkü biz, kavga değil, çare partisiyiz” dedi.

"Dışarıdan destek aramayan, Amerika'ya göz kırpmayan tek parti Türkiye Değişim Partisidir"

Sarıgül sözlerini şöyle noktaladı:

"Türkiye Değişim Partisi, hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye bağlı olan, tarafsız cumhurbaşkanı, güçlü meclis, bağımsız yargı diyen bir partidir. Türkiye kendine yeter. Türkiye zengin bir ülkedir.

Yapmamız gereken, üretmek, üretmek, üretmektir. Yapmamız gereken, Türkiye'yi kendine yeter hale getirmektir.

Türkiye Değişim Partisi olarak biz diyoruz ki: Gıdada ve enerjide dışa bağımlı kalmayalım. Topraklarımızın her karışını ekelim.

Rüzgâr ve güneş enerjisine, destek ve ağırlık verelim. İhracatımızı artıralım, ithalatımızı azaltalım.

Ülkemizin malını, mülkünü, ürününü koruyalım. Yapmamız gerekenlerin adı ekonomik milliyetçiliktir.

Yokluğu, yoksulluğu, pahalılığı, önlemenin, ekonomiyi düze çıkarmanın yolunu ekonomik milliyetçilikte görüyoruz. Ekonomik milliyetçiliği ancak biz yaparız. Dışarıdan destek aramayan, Amerika'ya göz kırpmayan tek parti Türkiye Değişim Partisidir."