Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, evinin önünde ilk alınan bilgilere göre 5 kişi tarafından silahlı saldırıya uğradı.
Partisinin 1. olağan kongresi için gittiği Mardin'in Midyat ilçesinde söz konusu saldırıya ilişkin açıklama yapan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, "Türkiye'de siyasilere dönük bu tür saldırılara izin verilirse, birinci derecede sorumlusu Sayın Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içindeki kabine üyeleridir" diye konuştu.
Davutoğlu'nun açıklamaları şu şekilde:
Son derece elim bir hadiseden haberdar olduk. Biraz önce Genel Başkan Yardımcımız Selçuk Özdağ'a evinden çıktığı esnada planlı ve silahlı bir saldırı söz konusu oldu. Olayın detaylarını araştırıyoruz.
"AÇIK BİR TERÖR SALDIRISIDIR"
Ancak hiç şüphe götürmeyen husus şudur ki, bir siyasinin evinin önünde silahlı birkaç kişi birden onun arabasına doğru yürürken saldırmışsa, bunu hiçbir izahı olmaz. Açık bir terör saldırısıdır. Bugün eğer terör Ankara'nın caddelerine inmişse be Türkiye'nin en tanınmış siyasilerinden birine milletin ve ülkenin birliği için her türlü çabayı sarf etmiş bir siyasiye saldırı olmuşsa biz bunun adına siyasi terör deriz ve gerekenin yapılmasını herkesten bekleriz.
"BİRİNCİ DERECE SORUMLUSU CUMHURBAŞKANIDIR"
Burada, üç mesajım var. Birincisi doğrudan Sayın Cumhurbaşkanı'na; Ülkedeki her türlü iyi ve olumlu-olumsuz gelişmenin birinci derecede sorumlusu Cumhurbaşkanlığı makamıdır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi böyle bir yapı Türkiye'ye getirdi. Sayın Cumhurbaşkanından karşı karşıya kaldığı saldırı hakkında açık ve net bir açıklama bekliyoruz. Hiçbir şekilde üstü örtülemeyecek siyasi terörle karşı karşıyayız. Sayın Cumhurbaşkanı'm derhal açıklama bekliyoruz. İçişleri Bakanlığı ve bütün güvenlik birimlerine... Genel Başkan Yardımsıcına dönük bu silahlı saldırıyla ilgili olarak, ki kendisi şu an Memorial Hastanesi'nde ve ciddi bir kan kaybı yaşamıştır.
"HİÇBİR MAZERET KABUL ETMİYORUZ"
Gün geçmeden, saat geçmeden bugün açıklama bekliyoruz. Kamera kayıtları vardır, istihbaratları vardır, hiçbir mazeret kabul etmiyoruz.
Türkiye'de siyasilere dönük bu tür saldırılara izin verilirse, birinci derecede sorumlusu Sayın Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içindeki kabine üyeleridir.
İkincisi; bu saldırıyı tertipleyenler, saldırıyı piyon olarak kullananlara sesleniyoruz, biz bu memleket için canını kanını ortaya koyarak, ötekileştirmenin, kutuplaştırmanın en sert dillerini kullanan çevrelerce bizim bir şekilde çıktığımız yoldan geri atacağımızı zannediyorlarsa yanılıyorlar. Biz bir yola çıktık mı, kararlılıkla çıkarız ve karşımıza kim çıkarsa çıksın, ister terör örgütleri, isterse bu şekilde mafyavari çete örgütleri bilsinler ki son nefesimize kadar bu ülkede hukuk mücadelemimizi veririz.
"ÇIKTIĞIMIZ YOLDAN GERİ DÖNMEYECEĞİZ"
Üçüncü mesajımız aziz milletimize, biz hayatımızın her aşamasında bu ülkenin, milletin kaderi ve geleceği için fiili emeğini ortaya koymuş, her türlü mücadeleyi vermiş insanlardan oluşan bir kadroyuz. Bu kadro çıktığı yoldan geri dönmeyecektir. Demokratik hukuk devleti kurallarını ihlal edenlere her türlü partinin karşısında duracağız.
Ankara'daki siyasi bir şahsiyete tahammül gösteremeyenler Türkiye'de milli birliği savunamazlar. Hepimiz aziz milletimizin bir parçayız. Türkiye'yi böylesi mafyavari çeteleşmelerin içine girmiş olması dolayısıyla, ekonomik sıkıntılar altında halkımız inlerken, iktidarını sürdürme çabasında olanlara tutumumuz açık ve nettir. Halkımızın huzuru, milletimizin istikbali için her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız. Türkiye'nin geleceği parlak olacaktır.
Değerli Genel Başkan Yardımcımız Selçuk Özdağ'a acil şifalar diliyoruz.