Mert Yağız Köksal'ın annesi Şükran Köksal, üretici firmadan şikayetçi olacaklarını söyledi. Köksal, "Ben daha önce çantasında bu şırıngadan görmüştüm, şekil vermek için kullanılan oyun hamuru aparatlarından sanmıştım. 'Çikolata anne, kantinden aldım' dedi. Ben de 'Bir daha böyle pis şeyler alma' diye kızdım; ama gitmiş almış yine" dedi.
Köksal, "Öncelikle bu çikolatayı üreten firmayı şikayet etmeyi düşünüyoruz. Olay sırasında o katta nöbetçi öğretmen de yokmuş, aslında olması gerekiyor. Sağlık ocağına götürmüşler ama orada hiçbir şey yapamamışlar. Belki zaman kaybı oldu. Ambulansta kalbi durmuş zaten. Geçen hafta öğretmeniyle görüşmüştüm. Mert'in çok çalışkan ve başarılı olduğunu söylemişti. Zaten okula gitmeden okumayı yazmayı biliyordu. Öğretmeni, Mert'in diğer çocuklara öğretmenlik yaptığını ve çok başarılı bir çocuk yetiştirdiğimizi söylemişti. Çok iyi bir çocuktu, zekiydi gerçekten. Yaşına göre olgundu" dedi.
Baba Faruk Köksal ise, "Ciğerimiz yanıyor sadece. Ölüyoruz, bir gün değil her gün ölüyoruz. Gitti benim kuzum. Satılmaması gereken şeyleri satıyorlar. Para için değmez. İnsan canı her şeyden daha önemlidir. Müdahalede bir eksiklik olduğunu düşünüyoruz. Hastanede bile görememişler, otopside çıktı zaten. Hastanede bile müdahale edemediler, 'boğazında bir şey yok' dediler. Filmde gözükmemiş ama adli tıpta çıkardılar parçayı" dedi. Baba Köksal, ayrıca okullarda ilk yardım yapacak bir görevlinin bulunması gerektiğini söyledi.