Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, THK’ya ilk kayyumu Ecevit atamıştı başlıklı yazısında, Türk Hava Kurumu'nu köşesine taşıdı.
Türk Hava Kurumu'nu, 'İstikbal göklerdedir' diyerek Atatürk kurdurmuş ama yine 'Atatürk çocukları' yönetiminde kurum defalarca yere çakılmış ifadelerini kullanan Kaplan, şunları yazdı:
'Kamu yararına dernek' statüsündeki THK'nın ülke çapında bini aşkın gayrimenkulü var. Türk Hava Kurumu Üniversitesi var. Ayrıca 382 şubesi, 6 hava eğitim tesisi ve 5 havacılık okulu bulunan devasa bir yapıdan söz ediyoruz. Ancak THK'nın maalesef adını adeta yolsuzlukla eşanlamlı hale getirmiş yöneticiler zinciri de var.Dönemin Başbakanı Ecevit, kurumdaki yolsuzluğun ve usulsüzlüğün ayyuka çıkması sonucu Kasım 1999'da tüm yöneticileri görevden aldı ve kayyum atadı.
THK'nın halkın kurban derilerine el koyduğunu ve öğrencilerden zorla bağış topladığını iddia eden Kaplan, yazısının bir bölümünde şu ifadelere yer verdi:
Bir dönem halkın kurban derilerine el koyan, okullarda öğrencilerden zorla bağış toplayan, fitre ve zekâtlara çöken THK'nın orman yangınlarıyla mücadele gibi bir derdi olsaydı, bugün bünyesinde üretimi bile 90'larda durdurulmuş eski püskü uçaklar değil; modern yangınla mücadele uçakları olurdu.
Muhalefetin gerçekten azıcık utanması olsa, kendi arka bahçeleri haline gelmiş bir kurumun nasıl çürüyüp yozlaştığını bile bile THK'yı ağızlarına almazlardı. Ama altı aylık torununa sigorta yaptıran Kılıçdaroğlu'nun yolsuzlukla mücadele kahramanı gibi yutturulduğu güzel ülkemde çok da şaşırmamak lazım.