Vicdani Ret Derneği, Avrupa Konseyi'ne bildirimde bulundu

Vicdani Ret Derneği, uluslararası alanda çalışan dört sivil toplum örgütüyle birlikte Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ni vicdani ret konusundaki gelişmelere ilişkin bilgilendirdi ve 'Ülke Grubu' davalarının kararlarının uygulanması için toplu olarak Kural 9.2 başvurusunda bulundu.
Vicdani Ret Derneği, Avrupa Konseyi'ne bildirimde bulundu
2021-12-09 13:55:56   Güncelleme: 2022-02-02 05:30:20    

Vicdani Ret Derneği, İnanç Özgürlüğü Girişimi, Norveç Helsinki Komitesi, Uluslararası Savaş Karşıtları, Avrupa Vicdani Ret Bürosu ve Connection e.V. , 'Ülke Grubu' davalarının kararlarının uygulanması için toplu olarak Kural 9.2 başvurusunda bulundu.  Etkiniz AB Programı’nın desteğiyle hazırlanan başvuru, 4 Kasım 2021 tarihinde Bakanlar Komitesine gönderildi. 

TÜRKİYE'NİN 'YENİ' EYLEM PLANI ASLINDA 'ESKİ'

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Osman Murat Ülke hakkında verdiği ve 24 Nisan 2006 tarihinde kesinleşen kararının ardından, bu ve Türkiyeli vicdani retçilere ilişkin daha sonra verilen kararların yerine getirilip getirilmediği Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından nitelikli izleme prosedürü altında izleniyor. Bu çerçevede çeşitli defalar hükümetten vicdani redde ilişkin politik ve pratik önlemleri içeren 'eylem planı' sunması talep edildi. Türkiye Hükümeti daha önceki eylem planlarından sonra son olarak 31 Mart 2020 ve 5 Ağustos 2021 tarihli eylem planları sundu.

BİLDİRİMDE ÖNE ÇIKAN NOKTALAR

Başvurucu örgütler, Ağustos 2021 tarihli Eylem planının Mart 2020 tarihli planla neredeyse bire bir aynı olması nedeniyle, 2020 yılında yaptıkları bildirimleri güncelleyerek Bakanlar Komitesi'ne iletti. Bu bildirimde şu noktalar öne çıktı.

  • Türkiye halen vicdani reddi bir hak olarak tanımamaktadır.
  • Hükümetin halen bir vicdani ret politikası yoktur.
  • Vicdani reddin hak olarak tanınmadığı için vicdani retçilerin başvurabilecekleri bir mekanizmanın bulunmamaktadır.
  • Vicdani retçiler din ve vicdan özgürlüğünün yanı sıra çalışma hakkı, seçme ve seçilme hakkı, seyahat özgürlüğü, eğitim hakkı, mülkiyet hakkı gibi en temel hak ve özgürlüklerini diğer yurttaşlarla eşit koşullarda kullanmamaktadırlar.
  • Aralık 2020- Eylül 2021 arasında vicdani retçilerin deneyimleri üzerinden 60 başvuruyu bir araya getirmiştir.

'SİVİL ÖLÜM KOŞULLARINDA YAŞAM'

Raporda, retçilerin sürekli bir GBT kontrolü, para cezası, kovuşturma, yargılama, para ve/veya hapis ile cezalandırma döngüsü içinde yaşadığı hatırlatılarak, şu bilgilere yer verildi. 'Bu döngü, kamu haklarından yasaklanma ve ağırlaştırılmış infazı da içermektedir. Vicdani Ret Derneğinin Mayıs 2021 tarihli bir önceki raporunda vicdani retçilere açılan 85 dosyada 575.517 TL para cezası kesildiği belirtilmişti. Yayınlanan yeni bildirimde ise, bu veriye yenileri eklendi. Bildirimde yer alan güncel verilere göre, başka vicdani retçilerin yanı sıra Ağustos 2021’de Uğur Yorulmaz hakkında 59.140 TL, Abuzer Yurtsever hakkında da 18.666 TL idari para cezası verilmiştir.' Vicdani reddin bir hak olarak tanınmaması ve vicdani ret süreçlerine ilişkin bir mekanizmanın yokluğu nedeniyle yaşanan hak kısıtlamalarının vicdani retçilerin yaşamlarını 'sivil ölüm' koşullarında sürdürmelerine neden olduğu da vurgulandı.

'ETKİLİ İÇ HUKUK YOLLARI SUNULMUYOR'

Yargı süreçlerinde mahkemeler ve Anayasa Mahkemesi'nin vicdani retçiler için etkili iç hukuk yolları sunmadığı ifade edilen Vicdani Ret Derneği’nin raporuna göre bugüne kadar vicdani retçiler Anayasa Mahkemesi’ne en az 45 ayrı başvuru yaptı ve bu dosyaların neredeyse hepsi halen AYM önünde bekliyor. 'Bedelli askerlik'in vicdani retçiler için politik ve vicdani bir seçenek olmadığı ifade edilen raporda, koşulları itibarıyle de ekonomik olarak başvurulması son derece zor bir düzenleme olduğu kaydedildi. Raporda ayrıca Türkiye Hükümeti'ne ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne yönelik tavsiyeler yer aldı. 

Rapora ulaşmak için tıklayınız