Karahasanoğlu, bugünkü yazısında, Pazar günü ekmek almak üzere gittiğim üç değişik işletme, değişik bahanelerle ekmek olmadığını söylediler. Oysa aynı dükkanlardan korona döneminde, pazar günü akşamın geç saatlerinde, kışın kar yağdığı günlerde, dahi ekmek bulabiliyordum. Demek ki, cezalar kesilince, ekmek fırınları da pasif direnişe geçmişlerdi, halkın ekmeğiyle oynamaya kalkışmışlardı ifadelerini kullandı.
Ekmeğin olmadığını söyleyen fırınlara karşı savcıları görevini yapmaya çağıran Karahasanoğlu, şunları kaydetti:
Devlet size 30.000 TL maaşı, 35.000 TL maaşı, koltukta oturmanız için ödemiyor. Gerekiyorsa, tüm fırıncıların cep telefonları dahil, WhatsApp mesajları dahil, tüm telefon konuşmalarını, kim kimle konuşmuş, kim kimle irtibata geçmiş, özellikle bu işi organize etme ihtimali olanlar kaç fırını aramışlar ve hangi talimatı vermişler, teknik tespitler yapıldıktan sonra, fırıncıların da şahitliklerine başvurup, davanızı açmalısınız. Kimse benle alay etmeye kalkışmasın, bu hainlik, şu asliye ceza mahkemesinde, bu ağır ceza mahkemesinde değil, örgütlü suçlar ile ilgili özel ağır ceza mahkemelerinde yargılanması gerekir.