İktisatçı olmadığını, ekonomiden de çok anlamadığını belirten Şanlıdağ, yazısında “Türkiye’nin bir ekonomik saldırı ile karşı karşıya olduğunu kabul etmekle beraber ekonomi ve maliye politikasının çok iyi yönetilmediği bir gerçek. Sürekli Merkez Bankası Başkanı ve paranın yönetiminden sorumlu bakanları değiştirmek çözüm müdür?” diye sordu.
Faizin düşürülmesinden para baronları ve onlara bağlı şirketlerin rahatsız olduğunu ve doların yükselmesini tetiklediklerini belirten Şanlıdağ, şöyle devam etti:
“Oturdukları yerden; çalışmadan, üretmeden hazine bonolarına yatırım yapıp zenginliklerine zenginlik katan tefeci lobiler, aynı zamanda dolar zenginidirler. Zenginden alıp, fakiri kalkındırmak gerekiyor. Asgari ücret konusunda da vicdanlı bir karar vermek elzemdir. Kur ataklarının iktisadi verilerle bir alakasının olmadığını düşünüyorum. Dar gelirli vatandaşımızı fahiş fiyatlara ezdirmeyelim. Mutfaktaki yangın sönmez ise, düşük faizli yeni ekonomi modelinin ne anlamı kalır?”
Şanlıdağ, zengin ile fakir arasındaki makas iyice açılmadan gerekli tedbirlerin alınmalı ve piyasanın rahatlatılması gerektiğini ifade etti.
“Yeni ekonomik modelin halka yansıması nasıl olacak?” diye soran Şanlıdağ, “Dolardaki yükseliş her şeye yansıyor ve vatandaş bu durumdan çok tedirgin oluyor. Hem faizin ve hem de döviz kurunun düşük olduğu ekonomik model mümkün mü?” diye sordu.