Söz konusu raporda, Türkiye’nin parlamenter sistemi bırakarak geçtiği Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin yol açtığı sonuçların ve Millî Savunma Üniversitesi’nin eleştirildiğini belirten Kaplan, demokratik muhalefet” hatırlatması yapılmasına da dikkati çekti.
Yeni Şafak yazarı rapora ilişkin olarak tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
Türkiye’de ne olup bittiği, nelerin nasıl gittiği, Rand Şirketi gibi sicili bozuk, demokratik olmayan operasyonların hazırlandığı, pişirildiği, servis edildiği bir şer-şirret şebekeyi ilgilendirmez! Aşağılık bunlar! Dünyayı babalarının çiftliği gibi yöneten, cehenneme çeviren şımarık Yahudi gücünün şımarık çocukları bunlar! Dünyaya masa başından nizam vermeye çalışıyorlar! Kelimenin tam anlamıyla haydut bunlar! Bunlara, yayınladıkları raporlara itibar edenler, ses çıkarmayanlar bunların dünya ölçeğinde rol üstlendikleri cinayetlerin, yıkımların suç ortaklarıdır!”
Kaplan, Hürriyet, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerini de darbeleri hazırlayan ve provokasyon yapan manşet atmakla suçladı, Şimdi bu darbeci medyanın beli biraz kırıldı gibi ama sosyal medyada ‘bindirilmiş kıtalar’ gibi provokasyon üstüne provokasyon yapan şer-şirret türediler türedi!” dedi.
Kaplan, Türkiye’de laik-dindar gerilimi oluşturarak darbelere zemin hazırlayacak türden sosyal medya provokasyonlarının takibe alınması, sosyal barışı tehdit edecek, dinamitleyecek provokatif girişimlerin derhal durdurulması için gerekli ve hızlı adımların atılması gerekiyor” düşüncesini savundu.
Yusuf Kaplan yazısını, Yeni bir darbenin ayak sesleri her yerden işitiliyor! Hükümeti her bakımdan hazırlıklı olmaya, halkımızı ise dikkatli ve müteyakkız olmaya, basireti elden bırakmamaya davet ediyorum” sözleriyle sonlandırdı.