Araştırma ekibinde olmayan bioarkeolog Kristina Killgrove “MÖ 632 yılında Atina’da Kylon İsyanı gerçekleşmişti, bu iskeletler de darbede yer alan insanlar olabilir” diyor.
Toplu mezar, Atina’dan 4 km uzaklıktaki bir liman olan Phaleron’da büyük bir mezarlığın kazısında keşfedildi. Son birkaç yılda Phaleron’da MÖ 8. ile 5. yüzyıl arasına tarihlenen büyük bir mezarlık ortaya çıkarılmıştı.
Killgrove “Mezarların çoğu sıradışı gömütlerden oluşuyor – elleri zincirli olarak gömülen ya da yüzüstü gömülen insanlar gibi. Fakat bir sürü çocuk ve elit olmayan insan da buraya gömülmüş” diyor.
Zincirlenmiş bireyler de dahil olmak üzere Phaleron’daki bazı mezarlar yaklaşık yüz yıldır biliniyordu, fakat son 4 yıldaki yeni kazılar mezarlıkta sanılandan çok daha fazla iskelet olduğunu ortaya koydu. Yaklaşık 4,000 metrekare alan kaplayan mezarlıkta en az 1,500 adet iskelet bulunuyor. Killgrove “Bu aşırı yüksek bir sayı” diyor.
Mezarlıkta, yaklaşık 80 kişilik bir grubun yanyana gömüldüğü bir toplu mezar da bulundu. Yunan Kültür Bakanlığı’nın açıklamasına göre bu gruptakilerin 36 tanesinin elleri demir prangalarla bağlanmış durumda.
İskeletlerin yakınında bulunan birkaç çanak çömlek parçası, bu tutsakların MÖ 650 ila MÖ 625 yıllarında öldüğünü gösteriyor.
Bu tarih, mezardakileri MÖ 632’de gerçekleşen bir darbeyle ilişkilendirebilir. MÖ 632 yılında eski bir Olimpiyat şampiyonu ve bir soylu olan Kylon, Atina’daki akropolü ele geçirmeye çalıştı. Kylon’un başlattığı ayaklanma bastırıldı, ve Kylon kaçmayı başarmasına rağmen, ve ilk başta öldürülmeyeceklerine dair destekçilerine söz verilmesine rağmen, destekçileri idam edildi. (Kylon’un Tarihi: Erken Atina Tarihi Çalışmaları, 1982 (The Date of Cylon: A Study in Early Athenian History)
Fakat Killgrove, bu antik tutsakların Kylon’la herhangi bir şekilde bağlantılı olduğunun kesin olmadığını söylüyor.
Killgrove “O yüzyıla ait tarihi kayıtlar çok eksik ve güvenilir değil, yani o dönemin tarihi hiç bilinmiyor. Bu yüzden bu zincirlenmiş iskeletleri Kylon İsyanı’yla bağdaştırmaları biraz abartı olabilir” diyor.
Mezarlıktaki diğer iskeletler açık çukurlara ve pithoslara gömülmüş, bazıları da önce yakılmış. Araştırmacılar mezarlıkta bir at gömütü bile bulunduğunu söylüyor.
Killgrove’a göre bu iskeletler hakkındaki olası hikayeler çok ilginç olsa da, mezarlık, MÖ 5. ve 3. yüzyıllar arasında, şehir-devletlerin yükselişinden önceki dönemde normal insanların hayatıyla ilgili bilgileri ortaya çıkardığı için de oldukça önemli.
Killgrove “Tarihi kayıtlarda olmayan insanlar hakkında bilgimiz yok. Atina’nın alt sınıfları hakkında öğrendiklerimiz, Atina şehir devletinin yükselişi hakkında bize çok şey öğretecek” dedi.
LiveScience, Tia Ghose, 15 Nisan 2016
Çeviri: Arkeofili/Ayşe Bursalı