'Suriyeli kumam küçücük bir kız çocuğu, ona da analık ediyorum'

Suriyeli kadınlar ve çocukların Türkiye'de 'kuma' olarak satıldığı ortaya çıktı.
'Suriyeli kumam küçücük bir kız çocuğu, ona da analık ediyorum'
2020-08-11 06:40:55   Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37    

 Suriyeliler Türkiye'de 2-3 bin lira karşılığında 'kuma' olarak satılıyor. Milliyet'ten Gizem Coşkunarda'nın haberi şöyle:

 

Hülya Çelebioğlu Aydın (Mardin Ortak Kadın İşbirliği Derneği Başkanı)

 

Birlikte çalıştığımız sosyologların araştırmalarına göre, Suriye savaşından bu yana Suriyeli kadınlarla ikinci evliliklerde yüzde 50 oranında bir artış yaşandığını görüyoruz. Bunun nedeni Suriyeli ya da başka yabancı kadınlarla evliliğin çok daha ucuza yapılabilmesi. Bölgede ikinci evlilikler genelde kızın rızasıyla kaçırılması şeklinde gerçekleşiyordu. Bu bir tür namus davası olduğu için ceza ödenmesi gerekir aileye. Bu cezalar da 50 binden başlayıp 200 bin liraya kadar çıkardı. Suriyeli kadınlara verilen  başlık parası ise 2-3 bin lira civarında. Kumalık müessesesi hiç masum değil. Erkekler Suriyeli kadınların içinde bulunduğu zor durumdan faydalanıyor. Savaştan kaçan ailelerin maddi durumu çok kötü, ne evleri var ne işleri... Aileler, kızların başına bir şey gelecek endişesiyle Türk kısmetlere evet demeyi tercih ediyor. Bunu bilenler maalesef durumu istismar ediyor.

İkinci kadınla evlendikten sonra hayal kırıklığı yaşayan ve “O gitsin, bu gelsin” diye üçüncü eş arayanlar mı dersiniz, imam nikahı kıydıktan iki hafta sonra “Hasta bu” diye geri yollayanları mı? Hatta 700 liraya fırlayan kirayı ödeyemeyen Suriyelilere, “O zaman kızını ver” diyen ev sahipleri bile var. Suriyeli kadınlarla imam nikahı kıymayı “Onları kurtardık” diye savunanlara bakmayın. Savaş mağduru kadınlar mal olarak takas ediliyor.

 

 

“Kumam daha küçük bir kız çocuğu, ona da analık ediyorum”

 

 

Hayriye:

 

Kocamın yaşı benden küçük. Biz severek evlenmedik. “Sen bu adamla evleneceksin” dediler bana, adam dedikleri benden küçük çocuktu. Gelin değiş tokuşu (berdel) olmuştu iki aile arasında. Senelerce baktım ben ona, analık ettim. Sonra çocuklarımız da oldu. Doğru düzgün çalışmaz, eve para getirmez çok. İnşaatta iş bulursa gider. Bir gün bana “Suriyeli kadın alayım, ortalığı toplasın sana yardım etsin” dedi. İstemedim önce. Sonra çok ısrar etti ama ben yine “yok” dedim. Nereden baksan 15 senedir ağzımda diş yok doğru düzgün yemek yiyemiyorum, “He de dişlerini yaptıracağım senin” dedi. Ben de o zaman kabul ettim. Eskiden yemek bile yiyemiyordum. Şimdi Suriyeli kuma geldi. Hem ev işlerini yapıyor hem de kocama karılık yapıyor. Aynı evde geçinip gidiyoruz. O da küçük kız çocuğu daha bakarsan, ona da analık ediyorum. 

 

 

“Ankara ve Samsun’dan da yaşlı adamlar geliyor”

 

 

Meryem:

 

Benim kocam üstüme kuma getirmedi ama her kavgada, “Git, bana Suriyeli mi yok!” demesinden bıktım. Benim erkek kardeşim evli, iki çocuğu var. Nikahlı eşinin üzerine 15 yaşında Suriyeli kuma getirdi. 

 

Üç tane bebesi olan bir komşum var. Onun kocası da iki kadını kuma aldı. Benim de başıma gelebilir, korkuyorum. Suriye’den gelenler inşaatlarda daha ucuza çalışıyorlar, kadınları daha ucuza temizliğe gidiyorlar. Kiralar çok yükseldi. İşimizi, aşımızı aldılar; şimdi de eşimizi alıyorlar. İki çocuğumla dul kalmak istemiyorum. Sadece Mardin’de olmuyor bu. Ankara, Samsun gibi birçok ilden yaşlı adamlar gelip bir yüzük, bir bilezik, bir çift küpe alıyorlar. Çocuk yaştaki kızları bunların karşılığında alıp götürüyorlar. 

 

 

“Lütfen hükümet bir şeyler yapsın”

 

Cennet:

 

Kocam ocak ayında, eve genç bir Suriyeli kadın getirdi ve ona imam nikahı kıydı. “Hep beraber yaşayacağız” dedi. Ben üstüme kumayı kabul etmeyince beni ve çocuklarımı sokağa attı. Babam beni kabul ediyor ama çocuklarımı istemiyor. “Çocuklarını bırak gel” diyor. Nasıl gideyim? Tekrar zorlukla eve döndüm. Gelen Suriyeli kadının hiç umurunda değil sokakta kalmamız. Şimdi o kadına resmi kağıtları verebilmek için benden boşanmak istiyor. Benim gibi birçok kadın var. Lütfen hükümet bir şeyler yapsın. 

 

 

“Ben kocamı hâlâ seviyorum”

 

Songül:

 

Kocam bir yıl önce, Kamışlı’dan getirdi kumayı. Gitti bir de ona ayrı ev açtı. Üç ay öncesine kadar bizim eve de geliyordu, artık gelmiyor. Üç çocuk var bende, üçü de kız. Her gelişinde kavga ediyorduk, kızları da beni de dövüyordu. Benden boşanma davası açmış. Boşandıktan sonra Suriyeli ile resmi evlilik yapacak. Ama ben boşanmak istemiyorum. Bu kadının gitmesini istiyorum. Bilerek, severek evlendik. 24 yıldır beraberdik. Daha 13 yaşındayken onu sevdim, babam vermedi, evden kaçtım. Hâlâ seviyorum. Kuma huzurumuzu, evliliğimizi bozdu. İkinci eşler olmasın. Bizim yaşadıklarımız ortadadır.

 

 

 

“Erkeğin ayakkabısı evi doldurur”

 

Hasibe:

 

- Kaç yıllık evlisiniz? 

 

Ben evleneli 13 yıl olmuştur herhalde. 

 

- Kaç çocuğunuz var?

 

Üç çocuğum var. İkisi erkek, en küçük olanı kız ve 11 yaşında. Oğlanların büyüğü 15 olacak. 

 

- 13 yıllık evlisiniz, nasıl 15 yaşında oluyor? 

 

Bu benim ikinci kocam. Aslında kayınbiraderim. İlk kocam ölünce beni kayınbiraderimle evlendirdiler. Ortanca oğlanla kız olan onun çocukları. Ölen kocamdan da en büyük oğlum var. 

 

- Biliyor mu çocuklar amcalarıyla evli olduğunuzu?

Biliyorlar. Nesini saklayacağım. Namustan filan değil. Ölen adamın malı mülkü benimle çocuklara kalmasın diye hemen erkek kardeşiyle evlendiriyorlar. 

 

“Boşanmak da istemiyorum”

 

- Sevdiniz mi kayınbiraderinizi zaman içinde?

 

Sevdim elbet. Mutlu etmek için her şeyi yaptım. Benim kocam düğünlerde çalgıcılık yapıyor, bir ayağı sakat. İş olursa gidiyor, olmazsa yatıyor. Temizlikten kazandığım parayı bile eline sayarım. Eksik kalmasın dışarıda diye. 

 

- Ne zaman kuma getirdi üstünüze? 

 

Bir seneden fazla oldu herhalde, bilmiyorum. 

 

- İlk duyduğunuzda ne dediniz? 

 

Böyle yüreğime bir taş oturdu. İstemedim ama “O zaman da boşarım” seni dedi. 

 

- Boşanmayı neden düşünmediniz? Hem nafaka da alırdınız, çalışıyorsunuz da.

 

Boşanmak yoktur bizde. Dul kalmak kolay değildir. Baba evine dönemezsin. Çocuklarını istemezler. Çocuklarını bırakamazsın. Var mı senin çocuğun, bırakır mısın? Çocuklarınla tek başına da yaşayamazsın. Bir laf vardır bilir misin: “Erkeğin ayakkabısı evi doldurur.”

 

- Ne kadara satın alıyorlar Suriyeli kumaları biliyor musunuz? 

 

Kumalık buralarda eski âdettir ama uzun yıllardır kolay değildi. 55 yaşından sonra adamın genç kuma alması için aileye çok para vermesi lazımdı. Zordu yani. Şimdi Suriyeli kadınları 2-3 bin liraya alıyorlar. Bas parayı al kumayı. Onlar da garip, savaştan kaçtılar, kuma oldular fuhuştan iyidir diye. Fuhuş da başladı buralarda. 

 

- Duydum evet, öyleymiş. 

 

Sırf iki-üç tane bu iş için ev var. Orada olmaktansa birinin kuması olmayı kabul ediyor. Bazı yaşlı kadınlar kocalarına kendileri söylüyor “Git Suriyeli kuma al” diye. Ev işlerini yaptırıyorlar, kendileri de rahat ediyor. 

 

- Siz ne düşünüyorsunuz?

 

Ben daha 34 yaşındayım, kuma filan istemiyorum ama boşanmak da istemiyorum. Sırf beni boşayıp ona nikah kıymasın diye aynı evde oturmaya razı geliyorum.

Foto Galeri Videolar Son Dakika Haberler Video Kategori Foto Kategori Vehaber İletişim Künye Şikayet Menü